Türkiye'de İnşaat Proje Yönetimi Doğru
Yerde mi?
Dr.
Murat Kuruoğlu Volkan
Ezcan
Öğretim Görevlisi İnşaat
Mühendisi
İ.T.Ü.
Yapı İşletmesi Anabilim Dalı
Ülke ekonomilerinin gelişmesinde sektörler büyük rol oynarlar.
Türkiye ekonomisinin gelişmesine katkıda bulunan sektörler inşaat sektörü,
sanayi sektörü ve tarım sektörüdür. Hizmet sektörü çerisinde anılan İnşaat
sektörümüz, GSMH içerisinde yadsınamaz bir paya sahiptir. Buna ek olarak,
inşaat sektörünün, inşaat malzemeleri üreten sanayi sektörü çerisindeki payı ve
işsizliği emici rol oynayan yüksek istihdam kapasitesi de göz önüne
alındığında, ülkemiz için lokomotif sektör niteliğinde olduğunu söylemek yanlış
olmayacaktır.
Bugün, dünyadaki inşaat sektöründeki gelişmelere bakıldığında,
1960-70'li yıllarda ortaya çıkan yönetim alanındaki gelişmelerin sonucu olarak,
özellikle de A.B.D.'de inşaat firmalarının, yüklenicilik hizmetlerinden daha
ziyade, inşaat projelerinin yönetimi hizmetlerine yöneldiği görülmektedir. Türk
İnşaat sektöründe, uygulamada karşılaşılan eksikliklerin büyük çoğunluğunun
özellikle yönetim ile ilgili problemlerden kaynaklandığını ve mevcut inşaat
mühendisliği eğitiminin bu eksiklikleri karşılamada yeteriz kaldığını, söylemek
yanlış olmayacaktır [1].
İnşaat
Sektörü
İnşaat sektörü, ekonomiye katkısı büyük olan sektörlerin başında
gelmektedir. Kriz öncesi dönemler göz önüne alındığında inşaat sektörünün;
- GSMH
içerisindeki payı %6.5 seviyelerine ulaşmıştır.
- Sektörün inşaat
malzemeleri üreten sanayi sektörü içerisindeki payı ise %10 dolaylarında
seyretmiştir. Aynı zamanda 2.5 milyar dolar mertebesindeki ihracat
potansiyeliyle, toplam ülke ihracatının %10'u yine inşaat malzemeleriyle
sağlanmaktadır.
- Yurtdışı
müteahhitlik potansiyelimiz 40 milyar dolar seviyesine ulaşmıştır.
- DİE verilerine
göre 1999 yılı sonu toplam istihdamımız 22 milyon dolaylarındadır. Bu
istihdamımızın %5.5'u (1.2 milyon kişi) inşaat sektörü içerisinde yer
almaktadır.
Bu haliyle, İnşaat sektörünün genel yatırımlar içerisindeki payı
her yıl %50'ninüzerinde olmuştur [2].
Ekonomimiz içerisindeki bu önemine karşın, inşaat yatırımlarının
sahip olduğu kendine has özellikleri, üretim yerinin her projede değişmesi,
üretimin tekrarlanamaz oluşu, açıkta imalat yapılması, çevresel faktörlerden
etkilenmesi, değişik tipte ve büyüklükte riskler altında oluşu, onu diğer
sektörlerden ayırmaktadır [3]. Bu sebeple de inşaat projelerinin yönetimini
üstlenecek değişik tipte bir mühendis -yönetici mühendis- ihtiyacı doğmuştur.
Dünyada, bu ihtiyacı görmüş ülkelerde ilk zamanlarda bu konuda
eğitim veren yüksek lisans ve doktora programlan açılarak bu ihtiyaç
karşılanmaya başlanmış daha sonraları ise inşaat yönetimi alanında eğitim yapan
lisans programlan açılmıştır. Eğitimin en önemli amacı endüstri veya sektörleri
değiştirebilecek ve yönlendirebilecek, uygulamada karşılaşılan soranları
çözebilecek nitelikte insanlar yetiştirmek olduğu için A.B.D. 'n de inşaat
sektöründe yönetim kavramındaki gelişmeler, inşaat yönetimi eğitimindeki
gelişmelerle paralel gelişmiş, birbirlerini desteklemiş ve sonuç olarak
özellikle A.B.D.'li firmalar uluslar arası piyasada çok zaman söz sahibi
şirketler olmuşlardır. Değişimi gerçekleştiremeyen ülkelerin firmaları ise bu
şirketlere taşeronluk yapmaktan öteye geçememektedirler. Dünyada bu gelişmeler olurken, inşaat projelerinin temel ihtiyacı olan
–yönetici mühendis- kadrolarının Mimarlık Fakültesi Bina Üretimi programları
ile Endüstri Mühendisliğini bitirenlerce doldurulduğu ülkemizde, bu ihtiyacı
karşılamaya yönelik tek gelişme açılan yüksek lisans programlarıdır. Esas üzücü
olan ise dünyadaki eğitim sistemi her geçen gün bu sektörün ihtiyaçlarını
iyileştirme yolunda revize edilirken, ülkemizde, inşaat yönetimi eğitiminin
gerekli olup olmadığının halen tartışılmakta olmasıdır [4].
İnşaat
Proje Yönetimi
İnşaat sektörü için proje yönetimi; mal sahibinin hayalindeki
resmi kendisine verildiği anda biten süreç olarak tanımlanmaktadır. Bu süreç
içinde pek çok tarafı (mal sahibi, mühendis, mimar, yüklenici, malzeme
sağlayıcıları v.b.) ve pek çok aşamayı (ön tasarım, tasarım, ihale, inşaat
v.b.) barındırmaktadır [5]. Projelerin günümüzdeki karmaşıklığı yanında proje
yönetiminin ortaya çıkış nedenlerinin başında toplumsal ihtiyacın optimizasyonu
gelmektedir.
İnşaat sektöründe ilk inşaat yönetimi kürsüsü Alpler de ki tünel
inşaatında karşılaşılan zorlukların neticesinde planlama gereksiniminin gündeme
gelmesi sonucu en yakın yerde ki Münih Teknik Üniversitesinde 1905 yılında
"Tünel İnşaatı ve Yapı İşletmesi Kürsüsü" olarak öğretime
başlamıştır. II. Dünya savaşı sırasında olumsuz arazi ve iklim koşullarında
kısa sürede kurulması gereken askeri tesisler ile de böyle bir gereksinim
ortaya çıkmış ve sonralar özellikle de Pasifik Okyanusunda karşılaşılan inşaat
zorlukları nedeniyle planlama ihtiyacı ön plana çıkmıştır. Bunun sonucunda bu
deneyimleri yaşamış olan Prof. J. Fondahl ve arkadaşlarına A.B.D. Stanford
Teknik Üniversitesinde bu uzmanlık alanının geliştirilmesi için her türlü
olanak sağlanmıştır ve eğitime başlanmıştır. Özellikle 1960'lı yıllardan sonra
başlayarak karmaşık ve büyük yapılar ile yabancı ülkelere uzanan yatırım
projeleri, verimlilik ve planlama sorunları ile birlikte, başta A.B.D. ve Batı
Almanya, İnşaat Yönetimi alanında çok büyük ilerlemeler yaşamışlardır [4]
Türkiye de inşaat yönetimi
alanında gelişmeler inşaat yönetiminin dünyadaki gelişiminden farklı ve yavaş
olmuştur. Bu alanda ilk olarak 1967 yıllında ODTÜ 'de Prof. Dr. V. Doğan Sorguç
öncülüğünde Yapım Stratejileri Dalında eğitim yapılmaya başlanmış fakat daha
sonra bu girişim son bulmuştur. Aynı şekilde 1976 yılında ODTÜ bünyesinde
geleneksel inşaat mühendislerinden kesinlikle ayrı tipte bir yönetici mühendis
yetiştirmek amacı ile Yapım Mühendisliği Bölümü kurulmasına karar verilmiş ise de
bu gerçekleşememiştir [3]. Bu alanda en önemli gelişmeler 1980'li yıllardan
sonra özellikle 1990'lı yıllarda başlamış, birçok üniversitede inşaat
mühendisliği lisans programlarında -yetersiz olsa da- inşaat yönetimiyle ilgili
dersler konulmaya başlanmıştır. En önemli gelişmeler ise inşaat yönetimi
alanında yüksek lisans programlarının açılması olmuştur [6]. Fakat bütün bu
gelişmeler bu kadarla kalmış, tamamen inşaat yönetimi eğitimi yapan lisans
programları bugün dahi açılmamıştır. Bu durumun neticesinde, bugün dahi inşaat
sektörümüzde inşaat proje yönetimi disiplini (kültürü) yerleşmemiş, proje
yönetimi planlama düzeyinde kalmıştır. Gelişmiş ülkelerde, 1950'lı yıllardan
önce planlama kavramı düşünülmeye başlanmış, 1960 'lı yıllarda planlama ve
özellikle bilgisayar destekli planlama gelişmiş, 1970 'li yıllardan sonra
planlama yanında , çevre, finansman gibi konular önem kazanmış, 1980'li
yıllarda Proje yönetimi bir yönetim tarzı olarak düşünülmeye başlanmış ve 1990
sonrası ve bugün inşaat proje yönetimi vazgeçilmez olmuştur [7]. Ülkemizdeki
son durum ise, İnşaat proje yönetimi konusunda ABD'deki standartları ortaya
koyan birlik (İnşaat proje yöneticileri birliği, CMAA) ile yapılan çalışmalar
neticesinde, "İnşaat (proje) yönetim hizmet ve uygulama standartları"
[8] çalışması ülkemize kazandırılmasıdır.
KAYNAKLAR
1.
Müngen,U.,Kuruoğlu,M.,
(2000), "İnşaat Mühendisliğinde Yapı
işletmesi Meslek içi eğitim ihtiyacı ve bir uygulama örneği" , 2.
Yapı İşletmesi Kongresi, İzmir
2. İ.M.O. İstanbul Şubesi.
(2001). "Ekonomik Kriz ve İnşaat Sektörüne Etkileri" Masa Basın
Yayın, İstanbul
3. Sorguç D., Prof. Dr.
(1993). Yapı İşletmesi Ders Notu II. İTÜ Matbaası,İstanbul
4. Sorguç D., Prof Dr.
(1997). Deneyimlerim Işığında İTÜ
Yapı İşletmesi Programı. I. Yapı İşletmesi Kongresi. ,İzmir
5.
Kuruoğlu,M.,Sorguç,D.,(2000),
"Yüklenici İnşaat firmalarında Planlama Departmanlarının durumu ve sorunlan
acisindan yeniden düzenleme önerisi",2. Yapı İşletmesi Kongresi, İzmir
6. Berköz S. Prof. Dr.,
Kanoğlu A. Prof. Dr., (1993), Türkiye'de Yapım Yönetimi Eğitimi. XII. İnşaat
Mühendisliği Teknik Kongresi.
7. Arıoğlu Ü., Günay
G., Erku H., Uygur M. (1991)
İnşaat Şirketlerinde Organizasyonel yapı modelleri. XL in§aat Mühendisliği
Teknik Kongresi.
8. Sorguç D.,,
Kuruoglu,M, (2002), " İnşaat (Proje) Yönetiminin Hizmet ve Uygulama
Standartları ", İnşaat Mühendisleri Odası,İstanbul
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder